Amatör Bir Kez Doğru Yapana Kadar Çalışır
Profesyonel ise hiç yanlış yapmayana kadar.
Bu söz, son zamanlarda sürekli aklımın bir köşesinde, durup durup ortaya çıkıyor. Bu yüzden de amatör bir yazar olarak bu konuya benim açımdan bakan bir yazı yazmaya karar verdim. İkisi arasındaki fark daha çok sonuçlarda ve davranışlarda gibi görünse de aslında zihinde yatıyor. İşte listem:
- Profesyoneller net hedefler belirler ve bunlara ulaşmak için çabalarlar. Amatörler ise vakit geçirmek için ya da yapıyor görünmek için yaparlar.
- Profesyoneller her gün çalışır, amatörler ise heveslendiğinde.
90'lı yıllarda ünlü golf oyuncusu Tiger Wood'un rol aldığı bir American Express reklamı vardır. Kamera evini gösterirken, Woods, yağmurlu günler benim için evde zaman geçirmek, çocuk olmak, tembellik yapmak için bir şanstır der. Kadraja yavaş yavaş evin dış kapısı ve dışarıdaki sağanak yağış gelirken, ama problem şu ki der, hiç yağmurlu günüm yok. Reklam Tiger Woods'un o yoğun yağmur altında evinin bahçesinde golf çalışırkenki görüntüsü ile biter. Yağmurlu günde evde oturup tembellik yapmak profesyoneller için de geçerlidir ama onlar için hiç yağmur yağmaz.
- Amatörler için iş bir sprint iken profesyoneller için maratondur. Amatörler hızlı gitmek ister, profesyoneller uzun.
- Amatörler elinden geldiği kadar yapar, profesyoneller gerektiği kadar, hatta bir fazlasını, bazen 2 katını, bazen 10 katını.
- Amatörler motivasyon ve ilham peşindedir, profesyonellerin ise sistemleri ve alışkanlıkları vardır.
2008 Pekin olimpiyatlarında 200 metre kelebek yarışının başlamasıyla ünlü yüzücü Michael Phelps'in gözlükleri su dolmaya başlar, 25. metrede görüşünü tamamen engeller hale gelmiştir. O anı yıllar sonra şöyle anlatır: "Su dolmaya başladığında panik olmak yerine rahatladım ve sayısız defa yaptığım antrenmalarımı hatırladım. Kalan 175 metreyi hiç bir şey görmeden yüzdüm ve sonunda altın madalyayı kazandım". Kaç kulaçta bitireceğini ezbere bildiği havuzda görmeye bile ihtiyacı yoktu, sistem ve alışkanlıkları sayesinde kazandı. Bu arada, Phelps o görmeden bitirdiği yarışta altın madalya kazanmakla kalmamış bir de dünya rekoru kırmıştır.
- Profesyoneller sürekli gelişim peşindeyken amatörler kafalarında belirledikleri limite takılma ve orada kalma eğilimindedirler.
- Profesyoneller hep daha iyisini ararken, amatörler bir sonraki adıma geçirecek minimum ile yetinirler.
- Profesyoneller zamanlarını ve güçlerini planlı kullanır, amatörler ise bodoslama dalarlar.
- Profesyoneller başarı gelmediğinde sorumluluğunu da alırlar, amatörler ise başkalarını suçlamayı ve dış güçleri bahane etmeyi tercih ederler.
- Profesyoneller küçük ayrıntılara da dikkat ederler, amatörler tablodaki genel resmi kovalarlar.
- Profesyoneller için sonuçlar tutarlı iken amatörler için performans günden güne değişebilir.
- Profesyoneller kendilerini de bir marka olarak görürler, bu kişisel markalarını önemser ve yönetirler, amatörler genellikle bunun farkında değildir.
- Amatör için amaç maça çıkabilmektir, profesyonel için ise 90 dakikayı tamamlamak, gerekirse uzatmalara gitmek, maçı kazanmak, sonunda şampiyon olmaktır.
- Amatörün elinde o gün araması gereken 10 kişinin telefon numarası vardır, profesyonel ise o listeyi, işini büyütecek 10 müşteri, o 10 müşteriden gelecek 100 başkası olarak görür.
- Amatörler için harcama olan şeyler profesyoneller için yatırımdır.
- Amatörler pastadan pay almaya odaklanırlar, profesyoneller ise pastayı büyütmeye.
- Amatörler karşılarına çıkan seçeneklerden seçerler ve reaktif davranırlar, profesyoneller ise proaktiftir, kendi seçeneklerini kendileri yaratırlar.
- Amatörler kendilerini iyi hissettiklerinde çalışırlar, profesyoneller ise iyi hissetmediklerinde bile.
Ameliyat masasında olduğunuzu düşünün, anestezi verilmek üzere, ama cerrah o gün kendini ameliyat havasında hissetmiyor. Düşüncesi bile korkunç öyle değil mi? İyi ki sürekli motivasyona ihtiyaç duymayan profesyoneller var. - Amatörler duyguları ile hareket ederler, profesyoneller ise duygularını da yönetirler.
- Amatörler hep haklı olmak isterler, profesyoneller ise uzun vadede mutlu ve başarılı.
- Profesyoneller için acı çekmek de başarının parçasıdır, amatörler acısız ve kolay yolları izlemeye çalışırlar.
Bunun gibi daha bir çok fark vardır eminim, ama daha önce de söylediğim gibi hepsinin temelinde zihniyet ve bakış açısı yatıyor. Aslında bir de çok önemli ortak noktaları var, tutku. Örnek verdiğim profesyonellerin hiç biri böyle doğmadılar, hepsi amatör bir tutku ile başladılar.
Herkese tutku dolu bir yaşam dileğiyle...