Mavi Okyanus Stratejisi: Rekabetin Ötesine Yüzmek
İş dünyası çoğu zaman bir köpekbalığı akvaryumu gibi.
Herkes aynı küçük havuzda, aynı balığın peşinde.
Sonuç?
Kanlı, kıpkırmızı sular.
Mavi Okyanus Stratejisi ise kulağımıza şunu fısıldıyor: "Neden başka balıklarla aynı ve kısıtlı kaynaklar için yarışıyorsun?"
Ve ekliyor: "Git, kimsenin bilmediği bir denizde kendi balığını yakala."
Bu strateji, W. Chan Kim ve Renée Mauborgne’nin 2005 yılında iş dünyasına bıraktığı bir bomba.
Kitap okurken sürekli şu hissi yaşatıyor: "Yahu, gerçekten neden ben bunu daha önce düşünmedim?"
Kırmızı vs. Mavi Okyanus
Kırmızı okyanus, bildiğimiz pazar.
Rekabet kanlı, müşteriler sınırlı, şirketler birbirini parçalamak için kampanyalar yapıyor.
İndirim üstüne indirim, reklam üstüne reklam.
Kavga gürültü.
Sonuç?
Kazanan yok, kaybeden çok.
Bazen kazanan bile yok.
Pastadan bir dilim pay alabilmek için türlü savaşlar oluyor.
Bazı sektörlerde pastayı uzaktan görmek bile mümkün değil.
Rahmetli Barış abimizin dediği gibi: "Ortada bir tencere, boş mu dolu mu bilen yok"
Mavi okyanus ise farklı.
Orada rakip yok, çünkü kimse o sularda yüzmeyi akıl etmemiş.
Yeni bir değer yaratıyor, müşteri beklentilerini değiştiriyor, hatta yeni müşteri kitleleri ortaya çıkarıyor.
Yani tabiri caizse "piyasanın kurallarını baştan yazmak".
Pasta mı?
Taptaze, daha hiç dokunulmamış. Misss.
Cirque du Soleil Etkisi
Kitabın en meşhur örneklerinden biri Cirque du Soleil.
Normalde sirkler, hayvan gösterileriyle ucuz eğlence içerir ve genellikle çocuklu ailelere yöneliktir.
Cirque du Soleil ise "Biz neden yetişkinlere hitap eden, tiyatro tadında, sanatsal bir sirk yapmayalım?" diye sordu.
Ve...
Hayvanları sirkten çıkardı (çok da iyi yaptı).
Gösterileri dramatikleştirdi.
Biletleri tiyatro fiyatına çekti.
Sonuç?
Yepyeni bir izleyici kitlesi ve milyarlarca dolarlık bir endüstri.
İşte tam anlamıyla bir mavi okyanus dalgası.
İzlemediyseniz mutlaka izleyin.
Canlı izlemek bambaşka bir keyif, ama Youtube'da bir çok videoları var.
Bizim evde sürekli espri konusudur: seyirci suya düştü. 🤣🤣🤣
Kitabın Formülü: ERRC Tablosu
Mavi Okyanus Stratejisi sadece "yaratıcı olun" demiyor, önümüze somut bir çerçeve koyuyor.
Kısaca ERRC:
- Eliminate (Ortadan Kaldır): Sektörde herkesin yaptığı ama aslında gereksiz olan şeyleri sil. Bu gözle bakabilmek hiç de kolay değil tabii. Özellikle uzun yıllardır sektörün içindeyseniz.
- Reduce (Azalt): Müşterinin pek de değer vermediği şeylerde çabayı düşür. Bunlar genelde zamanımızın çoğunu alan ama az fayda sunan şeyler.
- Raise (Yükselt): Müşterinin gerçekten değer verdiği unsurları artır. İşte bunlar tam da odaklanmak gereken şeyler.
- Create (Yarat): Pazarda daha önce hiç olmayan yeni bir değer ortaya çıkar. Can alıcı olan ise bu madde.
Bu dört adımı düşündüğünüzde, işler yavaş yavaş berraklaşıyor.
Peki Bu Ne İşimize Yarar?
Kitap aslında basit bir gerçeği hatırlatıyor: Rekabeti aşmak için kavga etmeyi bırak, sahneyi değiştir.
Eğer kendi mavi okyanusunda yüzmeye başlarsan:
- Fiyat savaşlarından kurtulursun.
- Rekabeti bir sorun olmaktan çıkarırsın.
- Yeni müşteri kitleleri bulursun.
- Oyunun kurallarını sen koyarsın.
Senin Okyanusun Nerede?
Mavi Okyanus Stratejisi, kısaca "küçük havuzda büyük balık olmak" değil, "kendi havuzunu yaratmak" üzerine.
Hepimizin işinde, girişiminde ya da kişisel hayatında kırmızı okyanuslar var.
Ama asıl soru şu: Sen başkalarıyla kavga etmeye mi devam edeceksin, yoksa kendi mavini mi bulacaksın?
Unutma, okyanus aslında çok büyük. Asıl fırsat, henüz kimsenin yüzmediği sularda. 🌊
O halde, buyurun dostlar buyurun Halil İbrahim sofrasına.
Mavi Okyanus Stratejisi: Çekişmesiz Pazar Alanı Yaratmak ve Rekabeti Etkisiz Kılmak