Vanilyalı Dondurmaya Alerjisi Olan Araba

Vanilyalı Dondurmaya Alerjisi Olan Araba
Photo by Lesly Juarez / Unsplash

Bazen gerçekler o kadar net ve tartışmasızdır ki, bizi yanlış yönlendirebilir. En bariz görünen çözüm her zaman doğru olmayabilir. Ve bazen gerçekler, ne kadar gözümüze soksa da, sadece gerçeklerdir. Vanilyalı dondurma alerjisi olan araba hikayesi bunun en güzel örneğidir. Yaşanmış olaylara dayanan hikaye şöyle gelişir.

General Motor, Pontiac bölümüne bir müşteri şikayeti gelir:

Bu size ikinci yazışım, ve sizi bunun için suçlamıyorum, çünkü kulağa ne kadar saçma geldiğinin ve deli gibi göründüğümün farkındayım, ama anlatacaklarımın hepsi gerçek.

Akşam yemekleri sonrası tatlı olarak dondurma yemek gibi bir aile geleneğimiz var. Her yemek sonrası, aile içinde bir oylama yapar ve o akşamki dondurma çeşidini seçeriz. Ben de markete gider alırım.

Yakın zamanda bir Pontiac aldım. Dondurma almaya yeni arabamla gitmeye başlamam ile de yeni bir problem ortaya çıktı. Ne zaman vanilyalı dondurma alsam, arabam çalışmıyor. Herhangi başka çeşit bir dondurma aldığımda ise problemsiz çalışıyor.

Kulağa çok aptalca gelse de, şu sorum hakkında çok ciddiyim: "Vanilyalı dondurma aldığımda Pontiac arabamın çalışmasını engelleyen, başka bir çeşit dondurma aldığımda ise sorunsuz çalışmasını sağlayan şey nedir?"

Pontiac yönetimi doğal olarak mektuba son derece şüphe ile yaklaşır ama yine de durumu kontrol etmesi için bir mühendis göndermeye karar verir. Mühendis, iyi bir eğitime sahip olduğu her yanından belli olan ve başarılı görünen bir adam tarafından, üstelik son derece nezih bir mahallede karşılanınca çok şaşırır. Adam ile buluşmayı akşam yemeği sonrası ayarlarlar, o yüzden de sorunu tekrarlamak için vakit kaybetmeden arabaya atlayıp markete dondurma almaya giderler. O gece vanilyalı dondurma alınır ve tahmin edildiği üzere, döndüklerinde araba çalışmaz.

Bu deneyi 3 defa daha tekrarlarlar. İlk gece, adam çikolatalı dondurma alır, araba çalışır. İkinci gece çilekli dondurma alır. Araba yine sorunsuz çalışır. Üçüncü gece tekrar vanilyalı dondurma alınır. Araba çalışmaz. Arabanın vanilyalı dondurmaya olan alerjisi, mühendise de kanıtlanmış olur.

Fakat bir mantık insanı olan mühendis, doğal olarak arabanın vanilyalı dondurmaya alerjisi olduğunu kabul etmez. Olayın ardındaki gizemi çözmeye de kararlıdır. Akşam ziyaretlerini yapmaya devam eder. Notlar almaya başlar, akla gelebilecek her türlü veriyi not eder: günün saati, hava durumu, en son alınan benzinin çeşidi, miktarı, park edilen yerin eğimi, yolda geçen süre, trafik ışıkları vs. vs.

Bir süre sonra ilginç bir detayı farkeder. Vanilyalı dondurma almak, diğer çeşitleri almaktan daha kısa sürüyordur. Neden mi? Sır, süpermarketin yerleşim planında gizlidir.

Vanilyalı dondurma en çok satılan çeşit olduğu için kasaya yakın bir dolapta bulunmaktaydı. Geri kalan tüm çeşitler ise daha arkalarda bir yerde bir arada tutuluyordu. Bu durum gidip istenen çeşidi arayıp bulma zamanını da ekleyince toplam süreyi uzatıyordu.

Bu aşamadan sonra mühendis için soru artık farklı bir hale gelir: Neden kısa sürede geri dönünce araba çalışmıyor? Problem artık zaman ile ilgilidir, dondurmanın çeşidi ile değil. Tüm bu yeni veriler ışığında mühendis çok geçmeden asıl cevabı da bulur: hararet kilidi. Vanilyalı dondurma alındığında, motor soğumaya vakit bulamadan tekrar başlatılmaya çalıştığı için kilit devreye giriyordu. Diğer tüm dondurma çeşitlerini almak için daha fazla zaman gerektiği için motor da soğumak için fırsat buluyordu.

Görüldüğü gibi yüzeyde görünen problem, hayatınızdaki asıl sorun olmayabilir. Belki de biraz daha derine inerseniz kök nedene ulaşabilirsiniz. Ayrıca bu hikayedeki gibi bazen çılgınca görünen problemler gerçek olabilir. Belki de sebep ve sonuç arasında kurduğunuz bağlantıda eksikler vardır, ne kadar bariz görünse de. Yani belki de asıl probleminiz, probleminiz değildir, probleme bakış açınızdır.

Probleme bakış açınız, asıl probleminizdir. -Steven Covey

Diğer yazılar