Kendi Kendine Çelme Takmak

Kendi Kendine Çelme Takmak
Yazar tarafından YZ ile oluşturulmuş resim

Hepimizin içinden bir ses konuşur. Bazen motive eder, bazen de cesaretimizi kırar. Ama bazılarımız için bu ses sürekli eleştirir, küçümser ve her durumda eksiklerimizi vurgular. İşte bu duruma "kendini aşağılama sendromu" diyoruz. Bu sendrom, kişinin kendi değerini sürekli sorgulaması, başarılarını küçümsemesi ve başkalarının gözüne girmeye çalışırken kendine eziyet etmesi anlamına gelir.

Bugünkü yazımızda bu duygusal karmaşayı detaylıca inceleyeleyeceğiz. Her ne kadar bahsedeceklerimiz genel kavramlar olsa da sizin durumunuz farklı olabilir. O yüzden tereddüt ettiğiniz maddeleri profesyonel bir psikoloğa danışmanızda fayda var.

Kendini Aşağılama Sendromu Nedir?

Bu sendrom, kişinin kendi iç dünyasında bir eleştirmen yaratmasıdır. Ama bu eleştirmen öyle biridir ki, ne yaparsanız yapın asla memnun olmaz. "Bu işte iyisin." ya da "Harika bir iş çıkardın!" demesi gereken yerde, “Sadece şanslıydın!” ya da “Daha iyisini yapmalıydın.” der.

Bunun sonucu olarak kişi, başarılarını görmezden gelir, sürekli kendini suçlar ve bir noktadan sonra başarısızlık bekler hâle gelir.

Neden Ortaya Çıkar?

Kendini aşağılama sendromunun kökeni genelde geçmiş deneyimlere dayanır. İşte bazı olası nedenler:

  1. Eleştirel Bir Çocukluk: Çocukken sık sık eleştiriye maruz kalan bireyler, yetişkinliklerinde kendilerini yetersiz hissetme eğilimi gösterir. “Neden kuzenin kadar başarılı değilsin?”, "Komşunun oğlu takdir getirmiş, sen top peşinde koş" gibi cümleler, kendini değersiz hissetmenin temellerini atabilir.
  2. Mükemmeliyetçi Baskılar: Sürekli en iyi olmanız beklendiyse, iyi bir sonuç bile sizin için yetersiz görünebilir. Maalesef ülkemizin eğitim sistemi sayesinde sürekli bir yarış içerisinde, sürekli daha iyisi için durmak bilmeden bir koşturmacada yetişiyoruz. Ve bunu öylesine kanıksıyoruz ki, rekabet olmazsa kendimizi eksik hissediyor, metrobüse binmek gibi olağan bir işte bile diğerlerini rakip olarak görüyoruz.
  3. Toplumsal ve Kültürel Etkiler: Özellikle sosyal medyada herkesin mükemmel bir hayat yaşadığını gördüğünüzde, kendinizi eksik hissetmemiz kolaydır. Eskiden bu etki yakın çevre ile sınırlı iken, İnternet sayesinde global hale geldi.
  4. Başarı ve Takdir Eksikliği: Çabalarınız fark edilmediğinde, kendi başarılarınızı da değersiz görmeye başlarsınız.
Kendini Aşağılama Sendromu: Kendi Kendine Çelme Takmak
Kendini Aşağılama Sendromu.

Hayatımıza Etkileri

Kendini aşağılama sendromu, bireyin yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürür. Örneğin:

  • Özgüven Kaybı: Kendi değerini sorgulayan birey, başkalarının da onu değersiz göreceğini düşünür.
  • Başarıdan Kaçış: “Nasıl olsa başarısız olacağım.” düşüncesiyle risk almaktan çekinir.
  • Sosyal İlişkilerde Zorluk: Sürekli kendinizi kötü hissetmek, başkalarıyla sağlıklı bağlar kurmanızı zorlaştırır.
  • İş Hayatında: Kendinizi yetersiz hissettiğinizde, potansiyelinizi gösteremez ve fırsatları kaçırırsınız.

Belirtileri

Kendini aşağılama sendromunun farkında olmak önemlidir. İşte dikkat etmeniz gereken bazı belirtiler:

  1. Başarıları Küçümseme: Önemli bir proje tamamladınız. "Bunu herkes yapardı." diyorsanız, alarm zilleri çalmalı.
  2. Sürekli Öz Eleştiri: Hatalarınıza odaklanırken, başarılarınızı görmezden geliyorsanız bu da çok önemli bir işarettir.
  3. Başkalarının Onayına Bağımlılık: Takdir edilmediğinizde hayal kırıklığı yaşıyorsanız, kendinizi değersiz hissedebilirsiniz.
  4. Hayır Diyememe: Başkalarını mutlu etmek için kendi sınırlarınızı hiçe sayıyorsanız, bu durum kendinize olan saygınızı zedeliyor olabilir.

Nasıl Başa Çıkabiliriz?

Kendini aşağılama sendromuyla başa çıkmak, elbette sabır ve çaba gerektirir. Lâkin ilk adım durumun farkında olmaktır.

  1. İç Sesinizi Sorgulayın: Kendinizi eleştirirken bir durup düşünün: “Bu düşünce ne kadar mantıklı?” Çoğu zaman, kendi iç sesiniz gerçek dışı bir eleştirmen gibi davranır.
  2. Küçük Başarıları Kutlayın: Başarılarınızı küçümsemek yerine, onların farkına varın. Küçük bir iş bile başardıysanız, kendinize teşekkür edin. Bir kimse için maraton koşmak ile, başka biri için sokağa çıkabilmek aynı derecede büyük başarı olabilir.
  3. Mükemmel Olmaya Çalışmayı Bırakın: Kimse mükemmel değil. Herkes hata yapar. Hatalarınızı öğrenme fırsatı olarak görün. Kusursuz olmaya çalışmak, tükenmişlikten başka bir şey getirmez.
  4. Kendinize Karşı Nazik Olun: Başka birine söylediğinizde kaba görünecek şeyleri, kendinize söylemekten vazgeçin. İç diyaloglarınızda nazik olmayı öğrenin. Çünkü 24 saat onunla berabersiniz.
  5. Profesyonel Destek Alın: Eğer bu sendrom hayatınızı ciddi şekilde etkiliyorsa, bir terapistten yardım almak iyi bir fikir olabilir. Terapistler, olumsuz düşünce kalıplarını kırmanıza yardımcı olabilir.

Kendini aşağılama sendromu, sizi durdurmak için çaba gösteren içsel bir düşman gibidir. Ancak bu düşmana karşı koymak tamamen sizin elinizde. Kendinizi eleştirmek yerine takdir etmeye başlayın. Hatalarınızı öğrenme fırsatları olarak görün. Ve en önemlisi, kendi tarafınızda olun. Söylemesi kolay, yapması değil ama yine de uğraşmaya değer. Çünkü hayat, kendi başarılarınızı kutlamadan geçiremeyeceğiniz kadar kısa.

Sahtekarlık Sendromu (Imposter Sendromu) Nedir?
Imposter sendromu olarak da adlandırılan bu durum, kişinin kendi başarılarını içselleştirememesi ve kendine mal edememesi durumunu ifade eder.
Ördek Sendromu: Mükemmel Görünme Tuzağı
Ördek sendromunda, insanlar sosyal medyada kusursuz ve mükemmel bir hayat imajı çizmeye çalışırken, gerçekte yaşadıkları zorlukları gizlerler.

Diğer yazılar